
Türkiye, özellikle Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) tarafından yürütülen programlar için uluslararası kalkınma projelerinin uygulanmasında stratejik bir merkez hâline gelmiştir. Coğrafi konumu, gelişmiş sanayi altyapısı, güçlü inşaat ve üretim kapasitesi ile Orta Doğu, Doğu Avrupa, Orta Asya ve Afrika gibi öncelikli bölgelere yakınlığı; Türkiye’yi USAID tarafından finanse edilen projelerde tercih edilen bir alt yüklenici merkezi konumuna getirmektedir. İnşaat, modüler bina sistemleri, lojistik, mühendislik, WASH, enerji ve insani altyapı alanlarında faaliyet gösteren Türk şirketleri için USAID alt yüklenici fırsatları, uzun soluklu, teknik olarak karmaşık ve yüksek değerli uluslararası programlara erişim imkânı sunar.
Türkiye’de USAID alt yüklenici fırsatları nedir?
Türkiye’de USAID alt yüklenici fırsatları, USAID’den doğrudan değil, USAID’in ana yüklenicileri (prime contractors) üzerinden alınan işlerdir. USAID genellikle büyük ölçekli sözleşmeleri ve hibe programlarını global mühendislik firmaları, insani yardım kuruluşları, kalkınma konsorsiyumları ve EPC şirketleri gibi uluslararası ana yüklenicilere verir. Bu ana yükleniciler de tanımlı iş kapsamlarını yürütmek üzere bölgesel ve teknik alt yüklenicilerle çalışır.
Türkiye merkezli şirketler giderek artan oranda şu alanlarda alt yüklenici olarak görev almaktadır:
• İnsani yerleşimler için modüler ve prefabrik binalar
• İşçi, mülteci ve IDP konaklama altyapıları
• WASH sistemleri: sanitasyon üniteleri ve su arıtma çözümleri
• Modüler klinikler ve sahra hastaneleri gibi sağlık tesisleri
• Lojistik, tedarik ve bölgesel tedarik zinciri yönetimi
• İstikrar, iyileştirme ve yeniden inşa projeleri için inşaat hizmetleri
Bu fırsatlar çoğunlukla Suriye, Ukrayna, Gazze, Irak, Afganistan, Afrika ve Orta Asya gibi bölgelerle bağlantılıdır. Türkiye çoğu zaman nihai uygulama ülkesi değil; üretim, depolama ve lojistik merkezi olarak konumlanır.
Türkiye’nin USAID alt yükleniciliğinde stratejik konumu
Türkiye, USAID operasyon öncelikleri ile yakından örtüşen avantajlara sahiptir:
• Güçlü üretim altyapısı, modüler yapılar, çelik konstrüksiyonlar, konteynerler ve teknik sistemlerin hızlı ve büyük ölçekli üretimini mümkün kılar
• Gelişmiş lojistik koridorları, zor ve riskli bölgelere hızlı sevkiyat sağlar
• Maliyet etkinliği ile teknik kalite dengesi, bağışçı beklentileriyle uyumlu rekabetçi çözümler sunar
• Kriz bölgelerinde edinilmiş saha deneyimi, insani yerleşimler ve yeniden inşa programlarında operasyonel güven verir
• ISO, EN ve bağışçı uyumlu kalite ve HSE sistemleri, USAID tarafından giderek daha fazla talep edilmektedir
Türkiye için öne çıkan tipik USAID alt yüklenici kapsamları
USAID programları çok disiplinlidir ve alt yüklenicilerden ölçeklenebilir, denetlenebilir ve teknik açıdan güvenilir teslimatlar beklenir:
• İnşaat ve modüler altyapı: prefabrik konutlar, konteyner tesisler, klinikler, okullar ve destek binaları
• WASH ve altyapı: sanitasyon modülleri, atık su arıtma, su depolama ve pompa çözümleri
• Lojistik ve tedarik: kaynak bulma, paketleme, depolama, sınır ötesi lojistik ve son teslimatlar
• Sağlık ve eğitim: klinik, laboratuvar, mobil sınıf ve eğitim tesisleri kurulumu
• İyileştirme ve yeniden yapılanma: geçiş konutları ve toplum odaklı altyapılar
USAID alt yükleniciliği nasıl işler?
Başarılı katılım için modelin doğru anlaşılması kritik önemdedir:
• USAID, ana yüklenicilere büyük ölçekli sözleşmeler verir
• Alt yükleniciler teknik yeterlilik, referans, fiyat ve teslim kabiliyeti ile seçilir
• Sözleşmeler proje bazlı veya çok yıllı çerçeve anlaşmaları şeklinde olabilir
• Uyum ve denetim yükümlülükleri alt yüklenicilere de yansır
Başlıca uyum ve yeterlilik gereklilikleri
Alt yükleniciler doğrudan USAID ile sözleşme yapmasalar da bağışçı standartlarına tabidir:
• Finansal şeffaflık ve denetlenebilir maliyet yapıları
• Menşe ve tedarik kurallarına uygunluk
• Çevresel ve sosyal uyum
• Yaşam güvenliği içeren projelerde güçlü kalite sistemleri
• Etik, yolsuzlukla mücadele ve yaptırım uyumluluğu
Türk firmalarının sık yaptığı hatalar
• Yalnızca USAID ihalelerine odaklanmak ve ana yüklenicilerle ilişki kurmamak
• Dokümantasyon ve uyum gereksinimlerini hafife almak
• Yerel referansları bağışçı diliyle sunmamak
• Lojistik ve sınır geçiş planlamasını zayıf bırakmak
Dorçe’nin USAID uyumlu alt yüklenicilik konumlanması
Dorçe, USAID tarafından finanse edilen programların teknik, operasyonel ve uyum beklentilerine entegre teslimat kabiliyeti ile yanıt veren Türkiye merkezli bir uluslararası çözüm ortağı olarak faaliyet göstermektedir.
Dorçe’nin güçlü yönleri:
• Türkiye’de saha dışı modüler üretim kapasitesi
• Kısıtlı ve yüksek riskli bölgelere lojistik planlama ve teslim kabiliyeti
• Tasarım + mühendislik + üretim + lojistik + kurulum + devreye alma içeren anahtar teslim yaklaşım
• İnsani yerleşimler, sağlık tesisleri, WASH altyapısı ve büyük ölçekli işçi yerleşkelerinde geniş deneyim
USAID projelerinin hız, ölçek ve hesap verebilirlik gereksinimleri arttıkça, entegre kapasiteye sahip Türkiye merkezli alt yükleniciler giderek daha fazla tercih edilmektedir. Bu çerçevede Dorçe, karmaşık kalkınma hedeflerini destekleyen güvenilir ve konuşlandırılabilir altyapı çözümleri sunan uzun vadeli bir iş ortağı olarak konumlanmaktadır.