DORÇE İcra Kurulu Üyesi Murat KAYAALP: “Önümüzdeki dönemde, kullanageldiğimiz inşaat tekniklerini bir kenara bırakacağımızı ve DORÇE’nin öncüsü olduğu modüler tekniklerle inşanın yeni normal haline geleceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.”

Dünya genelinde, farklı sektörlere yönelik inşaat projeleri yürüten DORÇE; silahlı kuvvetler, güvenlik güçleri ve savunma ve güvenlik sektörü kuruluşları için de özel çözümler sunuyor. Dünya üzerinde 60’ı aşkın ülkede faaliyet yürüten DORÇE, aynı zamanda inşaat alanındaki güncel gelişmeleri de yakından takip ediyor. Firmanın 2022 faaliyetlerini ve gelecek planlarını, DORÇE İcra Kurulu Üyesi Murat Kayaalp, MSI Dergisi okuyucuları için anlattı.

MSI Dergisi: 2022 yılı DORÇE için nasıl geçiyor? Bu yıl içinde gerçekleşen faaliyetlerinizden öne çıkanlar hakkında bilgi alabilir miyiz?

Murat KAYAALP: 2022, bizim için hem çok ilginç hem de aslında şirket olarak sahip olduğumuz nitelikleri ispat eden bir yıl oluyor. Beklentimiz, 2021’in ardından, pandeminin etkilerinin 2022’de artık tamamen ortadan kalkmasa bile asgari seviyeye ineceği yönündeydi. 2021’in sonundaki icra kurulu toplantılarında, bir sonraki yılın bütçesi, hedef pazarları ve benzeri konuları konuşurken beklentilerimiz bu yöndeydi.

Fakat pandeminin tedarik zincirlerine verdiği zararın, tahmin edilenden çok daha fazla olduğunu gördük. DORÇE, dünyanın hemen her yanına ihracat yapan, 17 ülkede şubesi olan, yurt dışında projeler yürüten bir firma ve uluslararası taşımacılıktaki aksaklıklar bizi doğrudan etkiliyor. 2022’nin, özellikle ilk çeyreğinde, konteyner bulamama ya da gemi bulamama gibi durumlarla karşılaştık.

Tabii 2022’nin en büyük sürprizi, Ukrayna-Rusya Savaşı oldu. Bu savaşın da etkisiyle dünya genelinde ekonomik sorunlar gündemin üst sıralarına taşındı. Ülkeler daha temkinli davranmaya başladı. Örneğin pandeminin etkisinin azalmasıyla başlamasını beklediğimiz yüz milyon dolarlar mertebesindeki 2 projemiz, tekrar ertelendi.

Diğer yandan böyle karamsar tablolarla DORÇE ilk defa karşılaşmıyor. Dünya genelinde ya da dünyanın bazı bölgelerinde, daha önceden de krizler yaşandı. DORÇE, uzman ekibi ve sağlam altyapısı sayesinde hepsini atlatmayı başardı. Kadrosunu küçültmeden yoluna devam etti. 2022’de de bu niteliklerimizi bir kez daha gösterdik. Hem faaliyetlerimize hem de geleceğe dair hazırlıklarımıza devam ettik.

Dorçe’nin inovasyon ve Ar-Ge yatırımıyla tamamladığı Helikopter ile Taşınabilen Konteynerleri (HTK); tam teşekküllü klinik, WC, duş, bakım ve rehabilitasyon merkezleri, ofis ve mutfak olarak yapılandırılabiliyor.

MSI Dergisi: Bu noktada, DORÇE’nin 2022’de ortaya çıkan zorlukları nasıl atlattığını sizden dinleyebilir miyiz?

Murat KAYAALP: 2022’de, odağımızı yurt içindeki projelere yönelttik. Örneğin, TOKİ’nin depremzedeler için köylerde yaptığı evler ve ahırlarla ilgili projede yer aldık. Bu proje, 4 ilde devam ediyor. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı için Filyos’ta çalışmalar yaptık. Milli Eğitim Bakanlığının mülteci ailelerinin çocuklarının eğitimi için 10’a yakın ilde yaptığı okulları biz inşa ediyoruz.

Yurt dışında, önceki yılarda başlamış olan projelerimize de devam ettik. Katar’da, konteynerden yapılmış stadyumda (Stadium 974) bizim de katkımız var. Yine Katar’da, petrol ve gaz sahalarına yönelik faaliyetler ve işçi kampı kurma çalışmalarımız devam ediyor. Kazakistan’da da teslimat aşamasında olduğumuz bir proje var. Libya, Mısır ve Suudi Arabistan’daki projelerimiz devam ediyor. Suudi Arabistan’da kurulmakta olan yeni, çağ ötesi şehir projesi NEOM’da biz de yer alıyoruz.

Savunma ve havacılık sanayisinde de önemli projelerin içinde bulunduk. ASELSAN, TUSAŞ, Roketsan ve HAVELSAN gibi firmaların yıllardır çözüm ortağıyız.

Özetlemek gerekirse eğitimden sağlığa, savunma sanayisinden konuta kadar, hem yurt içinde hem yurt dışındaki 10’a yakın ülkede projelerimiz yoğun bir şekilde devam ediyor.

Helikopter ile Taşınabilen Konteyner (HTK) çözümümüz, hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyük ilgi görüyor. HTK, hem hafif hem demonte olarak taşınabiliyor hem de vinç gibi altyapılar olmadan, 2 kişiyle, 2-3 saat gibi bir zaman diliminde, ufak el aletleriyle kurulabiliyor. Üzerindeki otomatik seviyeleme özelliğiyle engebeli arazide, kayalık ya da gevşek zeminde kullanılabiliyor.

Dorçe’nin Irak’ta anahtar teslim olarak tamamladığı Yaşam Destek Kampı projesinde; her türlü havan topu ve hava saldırısına karşı koruma sağlayan, kurşun geçirmez yapılardan oluşan; güvenlik çit sistemleri, bina üzeri çelik koruma yapıları, özel kum torbaları, hesco bariyerler, t-duvarlar, texas bariyerler, koruma platformları, güvenlik kuleleri, güvenlik bariyerleri, iletişim ve güvenlik sistemleriyle emsallerine kıyasla en üst seviye güvenlik tedbirlerine sahip, entegre bir askeri üs teslim edildi.

Helikopter ile Taşınabilen Konteynerin Yeni Sürümleri Geliyor

MSI Dergisi: Savunma ve havacılık sektörüne yönelik çalışmalarınız kapsamında hangi projeleriniz ve ürünleriniz öne çıkıyor?

Murat KAYAALP: Helikopter ile Taşınabilen Konteyner (HTK) çözümümüz, hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyük ilgi görüyor. HTK, hem hafif hem demonte olarak taşınabiliyor hem de vinç gibi altyapılar olmadan, 2 kişiyle, 2-3 saat gibi bir zaman diliminde, ufak el aletleriyle kurulabiliyor. Üzerindeki otomatik seviyeleme özelliğiyle engebeli arazide, kayalık ya da gevşek zeminde kullanılabiliyor.

HTK’nın, her birini 2 kişinin rahatlıkla taşıyabildiği, 3 parçalık bir paketleme ile BLACKHAWK gibi helikopterlerin içinde taşınabilmesi, büyük bir avantaj sağlıyor. Kurulu bir konteynerin asılı yük olarak taşınmasının ise helikopterin azami hızının ve manevra kabiliyetinin sınırlanması ve kolay bir hedef haline gelmesi gibi bir dizi dezavantajı oluyor.

HTK, ülke sınırları içinde, sınır bölgelerinde ya da sınır ötesinde, kolayca taşınıp kurulabiliyor ve koğuş, mutfak, tuvalet-banyo gibi farklı amaçlarla kullanılabiliyor. Bir anlamda çadırın taşıma kolaylığını, konteynerin sağlamlığıyla birleştiriyor.

HTK, bizim ihtiyacı görüp Ar-Ge yaparak tasarladığımız ve kullanıma sunduğumuz bir ürün. Yaklaşık 3 senedir kullanılıyor. Kullanıcılardan gelen taleplerle de gelişimine devam ediyor. HTK’nın da farklı sürümleri ortaya çıkmaya başladı. Gelecekte de çıkmaya devam edecek.

Dorçe’nin projelerinin arkasında, yerel ve uluslararası kalite standartlarında faaliyet gösteren; ayda 160 bin metrekare prefabrik ve modüler bina üretimi ve buna paralel olarak ayda bin 900 ton ağır endüstriyel çelik bina üretimi yapabilen fabrikası bulunuyor.

MSI Dergisi: İhtiyacı görerek üzerinde çalışmaya başladığınız ya da Ar-Ge’sini yaptığınız başka ürünler var mı?

Murat KAYAALP: Savunma ve havacılık uygulamalarına yönelik ürünlerin Ar-Ge çalışmalarını, iş ortaklıklarımızla da birlikte, yoğun bir tempoda yürütüyoruz. 2022’de gündeme gelen olumsuzluklar, bu konuda bir yavaşlamaya yol açmadı. Örneğin; kimyasal, biyolojik, nükleer ve radyolojik (KBRN) tehditlere dayanıklı kabinler konusunda çalışmalarımız devam ediyor.

İnşaat kavramı sanayileşiyor. Artık işin büyük kısmı inşaat sahasında değil, fabrikalarda yapılıyor. Fabrikalarda üretilen modülleri, inşaat alanında bir araya getiriyorsunuz. Bir fabrika ortamında, kontrollü bir şekilde yaptığınız çalışmalar, üstün kaliteyi ve yüksek iş güvenliğini beraberinde getiriyor. Burada, sadece 1-2 katlı yapılardan bahsetmiyoruz. Onlarca katlı yapılar da bu modüler üretim teknikleriyle inşa ediliyor ve kullanılıyor.

DORÇE İcra Kurulu Üyesi Murat KAYAALP

DORÇE, Sanayileşen İnşaat Sektörünün Geleceğinde de Söz Sahibi Olmaya Hazırlanıyor

MSI Dergisi: Geride kalan yaklaşık 20 yıllık dönemde, Irak ve Afganistan’daki çatışmaların ve düzensiz göçün, DORÇE’nin savunma ve güvenlik alanında verdiği hizmetleri şekillendiren ana gelişmeler olduğu söylenebilir. 2022’de başlayan Ukrayna-Rusya Savaşı ise savunma ve güvenlik alanında birçok şeyi değiştirme potansiyeli taşıyor. Sizce, bu değişimin faaliyet alanlarınıza nasıl bir yansıması olacak?

Murat KAYAALP: Belirttiğiniz gibi geride bıraktığımız dönemle önümüzdeki dönem arasında farklılıklar olacak. Burada, iki gelişme öne çıkıyor. Birincisi, inşaat kavramı sanayileşiyor. Artık işin büyük kısmı inşaat sahasında değil, fabrikalarda yapılıyor. Fabrikalarda üretilen modülleri, inşaat alanında bir araya getiriyorsunuz. Bir fabrika ortamında, kontrollü bir şekilde yaptığınız çalışmalar, üstün kaliteyi ve yüksek iş güvenliğini beraberinde getiriyor. Burada, sadece 1-2 katlı yapılardan bahsetmiyoruz. Onlarca katlı yapılar da bu modüler üretim teknikleriyle inşa ediliyor ve kullanılıyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde, kullanageldiğimiz inşat tekniklerini bir kenara bırakacağımızı ve DORÇE’nin öncüsü olduğu modüler tekniklerle inşanın yeni normal haline geleceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Tabii bu değişim, inşaat faaliyetleriyle ilgili mevzuatın da değişmesini gerektiriyor. Yurt dışında bu değişim başladı. Türkiye’de de bu yönde çalışmalar var. Biz de Türkiye’deki bu değişime, ilgili çalışma gruplarında yer alarak destek veriyoruz.

Öne çıkan diğer gelişme ise küresel ısınmayla mücadele kapsamında karbon ayak izinin azaltılmasıyla ilgili hedefler. 2021 yılında toplanan, bizim de katıldığımız Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda (COP26), bu konuda, inşaat sektörünü de kapsayan yeni hedefler konuldu. İnşaatın sanayileşmesi, bu hedeflere de hizmet ediyor. Biz, kendi üretim tesisimizin karbon ayak izini sektörde ilk ölçen ve belgeleyen firmayız. Bunun yanı sıra tüm tedarik zincirimizin de karbon ayak izini ölçmesi için büyük gayret içerisindeyiz ve bu konuyu takip ediyoruz. Artık devletler, gümrük vergilerini belirlerken karbon ayak izinizi de dikkate almaya başlamayı ve yüksek değerler için daha yüksek vergilendirmeyi planlanıyor. Müşterilerimizin de bu süreçte düşük karbon ayak izini tercih edeceklerini öngörüyoruz. Hatta savunma alanındaki tedarikte bile bu konular gündeme gelmeye başladı.

2022 yılında ortaya çıkan ekonomik sorunlar ve enerji alanında yaşanan sıkıntılar, kömüre dönüş gibi karbon ayak izi hedeflerinden uzaklaşmaya yol açan adımların atılmasına neden oldu. Yine de bu sorunlar ve sıkıntıların çözülmesiyle sürece kalınan yerden devam edileceğini öngörüyoruz. Sektörümüzde, karbon ayak izi ile ilgili ISO 14064 belgesini ilk alan firma olarak bu geleceğe hazırız.

Bu tabloda, önümüzdeki dönemde, yenilikçi inşaat teknolojileri ve inşa yöntemleriyle ve düşük karbon izine sahip çözümlerimizle yine faaliyet alanımızda önde gelen çözüm ortağı olmaya devam edeceğimizi ifade edebilirim.

Dorçe’nin modüler konteyner sistemleri; pratik, esnek, hızlı ve kolay sahra çözümlerinin ayrılmaz bir parçası.

MSI Dergisi: Önümüzdeki dönemde DORÇE’ye rekabet avantajı sağlayacak altyapılarınız ve kabiliyetleriniz hangileri olacak?

Murat KAYAALP: Uzun yıllardır, dünyanın, alanında önde gelen firmaları için inşaat projeleri yapıyoruz. Bu firmaların kültürlerinden çok şey öğrendik. Dünyadaki gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Günümüzde dijitalleşme kapsamında gündeme gelen süreçler, sürdürülebilirlik ve çevre değerleri üzerine yapmakta olduğumuz çalışmalar ve yatırımlarla sektörümüzün genelinden çok ileride bulunuyoruz. Öte yandan global iş tecrübemiz, Avrupa’nın, sektöründe en büyük kapasiteli üretim tesisine sahip olmamız ve güçlü teknik kadromuz, rekabet avantajlarımızı iyice perçinliyor.

Ar-Ge faaliyetlerimizi, üniversitelerle de iş birliği yaparak sürdürüyoruz. Aynı zamanda sektörümüzü etkileyen kararların alındığı yapılarda aktif olarak yer alarak eğilimleri gözlemliyoruz ve çalışmalarımızı bunlara göre yönlendiriyoruz.

Yurt dışında da çok aktif olmamız, oradaki uygulamaları ve gelişen teknolojiyi ve mevzuatı görmemizi sağlıyor. Örneğin BIM (Building Information Modelling / Bina Bilgi Modellemesi), yurt dışında çok sık gündeme gelmeye başlayan bir konu. Bir yapının bir kütüphanesi var ve yapının tüm ömür devri boyunca, tüm süreçlerde bu kütüphaneyi kullanıyorsunuz. BIM’ın olgunluk seviyeleri var ve uluslararası ihalelerde bunlar talep ediliyor. DORÇE, BIM’ın talep edildiği çalışmaların içinde yer alıyor, BIM’in ürünlerindeki tüm sürece entegrasyonu için büyük yatırımlar yapıyor ve olgunluk seviyesini arttırmaya yönelik çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor.

Dorçe, projelerini, zorlu iklim şartlarının görülebildiği dünyanın farklı bölgelerinde, başarıyla yürütebiliyor.

MSI Dergisi: DORÇE, nasıl bir ekosistemle çalışıyor?

Murat KAYAALP: DORÇE; uluslararası enerji sektöründen madenciliğe, konuttan eğitime, savunma sanayisinden sağlığa kadar birçok sektörün içerisinde faaliyet gösteriyor. Bugüne kadar 60’tan fazla ülkeye ihracat yaptık ve çok büyük bir ekosistem oluşturduk. Bu ekosistemle sadece projeler kapsamında çalışmıyoruz; onu ileri taşımak için de çaba sarf ediyoruz. Örneğin, karbon ayak izi konusunda onları yönlendiriyoruz.

Dorçe’nin mobil sahra hastaneleri; endoskopi, röntgen, ultrason, ortopedi ve genel cerrahi dahil olmak üzere, tüm tedavi ve acil müdahale yeteneklerini sunuyor.

İhracat, 2023 Sonrasında Yine Lokomotif Olacak

MSI Dergisi: 2022’de, dış etmenler nedeniyle iç pazara odaklandığınızı belirtmiştiniz. Son dönemde, ihracatın cironuzdaki payı nasıl değişti?

Murat KAYAALP: Pandemiye kadar, yurt içi projelerin ciromuzdaki payı hep yüzde 50’nin altında seyretmişti. 2020 ve 2021’de ise yüzde 60-70 bandına çıktı. 2022’de de bu civarda gerçekleşeceğini, 2023’te ise yurt içi-yurt dışı dengesinin sağlanacağını öngörüyoruz. Sonraki yıllarda ise yurt dışı projelerinin cirodaki payının tekrar yüzde 70 ve üstü bir banda çıkmasını hedefliyoruz.

MSI Dergisi: Eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?

Murat KAYAALP: Savunma ve havacılık sektörüne yılardır hizmet ediyoruz. Özellikle Türk savunma ve havacılık sanayisinin bu son dönemde kaydettiği atılım; yerli ve milli çözümler sunması ve tüm bu süreçte bizim de bir paydaş olarak yer almamız, bizim için büyük bir onur ve gurur kaynağı. Ülkemiz için her zaman elimizden geleni yapmaya hazırız.

DORÇE İcra Kurulu Üyesi Murat Kayaalp’e, zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı ve verdiği bilgiler için okuyucularımız adına teşekkür ediyoruz.

Kaynak: Savunma Haber / MSI Dergisi

Paylaş!